Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan’ı Hüseyin Baş’ın Zafer Bayramı etkinliğinde yaptığı konuşma büyük ses getirdi. Her 30 Ağustos Zafer Bayramında Atatürk aleyhine kampanya hazırlanırken, Atatürk karşıtlarına Hüseyin Baş’ın bu cevabı geniş yankı buldu.
Ölmeden önce Atatürk karşıtı konuşmalarıyla tanınan Kadir Mısıroğlu, bir konuşmasında "Keşke Yunan Galip Gelseydi" şeklinde açıklama yapmış ve büyük tepki toplamıştı.
Zafer Bayramı haftasında düzenlenen törenlerde bazı isimlerin Kadir Mısıroğlu’na övgüler dizmesi eleştirilere neden olurken, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş’ın yaptığı bir konuşma sosyal medyada geniş yankı buldu.
BTP liderinden Kadir Mısıroğlu’na anlamlı gönderme
BTP Lideri, İstanbul’da düzenlenen Zafer Bayramı etkinliğinde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı; "Bugün öyle topraklarda yaşıyoruz ki, çıkıyor adam şunu söylüyor. Keşke Yunan galip gelseydi diyor. Keşke kürsüde her istediğimi söyleyebilseydim. Niye öyle diyor biliyor musunuz? Atatürk Kurtuluş savaşını kazanıyor, bugünü 26 Ağustos’ta başlayan büyük taarruza gelirken 30 Ağustos’ ta zaferi ilan ediyor ve diyor; Zafer, zafer benimdir diyebilenindir. Zaferi ilan ediyor ve Yunan orduları İzmir’de denize dökülüyor. Ondan sonra 14 yıl içinde Yunanistan’ da 7 tane darbe oluyor. Savaşı kaybeden komutanların hepsini asıyorlar, kurşuna diziyorlar. O gün kaybedenlerin, kurşuna dizilenlerin torunları da diyor ki “keşke dedelerimiz galip gelseydi.” Bunu unutmayacağız." Yazının devamı için siteyi ziyaret ediniz #azərbaycan#türkiye#turk_az#covid_19#politics#Europa#siyaset#bakü#политика#siyasət#btp#iyi#HüseyinBaş#Mhp#gkhndmr#chp#akparti#economics#30ağustoszaferbayramı#atatürk#zaferbayramı#profdrhaydarbaş#ekonomi www.turk-az.com
Büyük Zafer 100 yaşında
Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaşmasıyla yurdumuz tamamen elimizden alınmış, bizim de bunu kabul etmemiz istenmişti. Fakat Atatürk'ün önderliğinde başlatılan bağımsızlık mücadelesi bütün bu oyunları bozdu. 30 Ağustos ile de kesin bir zafer elde edildi. Başkomutan Mustafa Kemal ile yekvücut olan Türk milleti, kendisine kefen biçilemeyeceğini cümle âleme gösterdi. TÜRK-AZ HABER/ İSTANBUL
Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması, koşulları itibariyle Türk topraklarının tamamen işgalini hedef alıyordu. 10 Ağustos 1920'de yine Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Sevr Antlaşması da Türk milletinin yok sayılmasına neden olan çok ağır koşullar içeriyordu. Türk milletinin bu durumu kabul etmesi elbette mümkün değildi.
19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a çıkmasıyla, lideriyle kucaklaşan Anadolu, Atatürk'ün önderliğinde Kurtuluş Savaşı'nı başlattı. Amasya Genelgesi'nin yayınlanmasının ardından Erzurum ve Sivas Kongreleri yapıldı. Daha sonra 27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelen Atatürk, 23 Nisan 1920'de TBMM'yi kurdu. Böylece hem memleketin yönetimi halkın iradesine verilmiş oluyordu hem de Kurtuluş Savaşı'nın merkezi Ankara oluyordu. TBMM yaptığı görüşmelerde yurdun durumunu ve kurtuluş çarelerini aradı. Misak-ı Millî sınırları içinde vatanın bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı görüşünden hareketle, düşmanla mücadele kararı alındı. Oluşturulan düzenli ordularla savaşa girildi.
Sakarya Savaşı dönüm noktası oldu
İlk başarı, Doğu'da Ermeni çetelerine karşı kazanıldı. Daha sonra, Batı cephesinde, Yunanlılarla, I. İnönü ve II. İnönü Savaşları yapıldı. Bu savaşların kazanılmasıyla Yunanlılara büyük bir darbe indirilmiş oldu. Yazının devamı için siteyi ziyaret ediniz #azərbaycan#turkiye#turk_az#kültür#культура#bakü#culture#eğitim#gençlik#образование#tarih#zaferbayramı#technology#tabiat#toplum#təhsil#Elm#təbiət#gənclik#nature#30ağustoszaferbayramı#tarix#turizm#sağlık#sağlamlıq#cəmiyyət#mədəniyyət#atatürk#gkhndmr www.turk-az.com
Zafer Bayramımız kutlu olsun….. Prof. Dr. Haydar Baş'ın 30.08.2012 tarihli yazısıdır.
Zafer bayramı olarak kutlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi, cumhuriyetimizin ilanından önceki önemli dönüm noktalarından biridir.
Türk milleti işgalin karşısında bağımsızlık benim karakterimdir diyen Mustafa Kemal'in riyasetinde bugünlerin temelini atmıştır. Büyük fedakârlık örnekleri verilmiş, yokluktan var edilen bir devlet, kahraman vatan evlatlarının kanları karşılığı kurulmuştur.
Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. İçinden geçtiğimiz hassas günler, tarihten güç almamız gereken bir süreçtir.
Globalleşen dünya düzeninde ulus devlet anlayışı kabul edilmemekte; üniter devlet yerini parçalanmış ve küçültülmüş devletçiklere bırakmaktadır. Oysa Türkiye Cumhuriyeti Devleti üniter yapısı ile bir bütündür.
Çanakkale Savaşı'nı, Kurtuluş Savaşı'nı, Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ni yedi düvel diye tabir edilen batı ile bu bütünü temin etmek için yapmıştık.
Şehit kanı ile sulanan vatan topraklarındaki birlik ve bütünlük ancak Türk milletini ilelebet payidar yapabilir. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü vs. tüm vatandaşlarımız bu bütünü oluşturan mozaiğin parçalarıdır.
Cephede omuz omuza çarpıştığımız kardeşlerimiz ile aramıza nifak sokmak isteyenler, atalarımızın savaştığı işgal güçleridir. Zihniyet değişmemiştir. Değişen, toplar ve tüfeklerin yerini alan görüşlerdir. Direkt işgal, bugün fikri mücadele ile devam etmektedir. Direkt işgal, bugün Şii-Sünni ayrışması olarak gönülleri etkilemektedir. Yazının devamı için siteyi ziyaret ediniz #azərbaycan#turkiye#turk_az#kültür#культура#bakü#culture#eğitim#gençlik#образование#tarih#atatürk#technology#tabiat#toplum#təhsil#Elm#təbiət#gənclik#nature#profdrhaydarbaş#tarix#turizm#sağlık#30ağustoszaferbayramı#cəmiyyət#mədəniyyət#zaferbayramı#gkhndmr www.turk-az.com